Yargıtay yine Anayasa Mahkemesi’ni hedef aldı
Yargıtay, Yargıtay 3. Ceza Mahkemesi’nin, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) tutuklu TİP Milletvekili Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararını tanımaması ve hakkında suç duyurusunda bulunması üzerine başlayan tartışmalara ilişkin açıklama yaptı. Anayasa Mahkemesi üyeleri.
Yargıtay, açıklamasında Anayasa Mahkemesi’ni “hukuk sistemini kaosa sürükleyecek kararlar almakla” suçladı. Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuruların incelenmesinde aldığı kararlarla ilgili “sorunlara” dikkat çekilen açıklamada, Yargıtay’ın bu sorunların çözümünde “anayasal ve hukuki çalışmalarda gerekli desteği her zaman sağlamaya hazır olduğu” vurgulandı. sorunlar”.
“Sistematik bir sorun”
Açıklamada, “Türk yargı sisteminin gerçek anlamda mevcut yapısal sorunlarının çözümüne uygun bir araç olması umulan bireysel başvurunun kaybedilmesi, yargı sistemini zayıflatan sistemsel bir sorun haline gelmiştir.”
Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru incelemelerinde aldığı kararlara ilişkin sorunlar Yargıtay ve Danıştay başkanları tarafından çeşitli toplantılarda dile getirilse de, “Anayasa Mahkemesi kararlarında da benzer uygulamaların olduğu” ifade edildi. Anayasal ve hukuki yetki aşımı olarak değerlendirilen uygulamalar artarak devam etmiştir.”
Can Atalay davasında Yargıtay, Anayasa Mahkemesi’nin “Anayasa koyucunun iradesini göz ardı ederek somut olaya uygulanması gereken 14. unsuru Anayasa’nın 83. maddesindeki atıf nedeniyle işlevsiz bıraktığını” söyledi. “
Açıklamada, Yargıtay’ın Anayasa’dan aldığı yetkiyle, “Bireysel başvuruların mevcut mevzuatta uygulanmasından kaynaklanan sorunların ortadan kaldırılması için ihtiyaç duyulan anayasal ve hukuki çalışmalarda gerekli zemini sağlamaya her zaman hazır olduğu” vurgulandı. karşılaştırmalı hukukta kabul edilen standartlara göre oluşturmak ve geliştirmektir.”
Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru kararlarına eleştiri
“Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından” açıklamaya ihtiyaç duyulduğu belirtilirken, yüksek mahkemeler, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay’ın “üstünlük sıralaması” bulunmadığı kaydedildi. birbirine göre”. Açıklamada, “Anayasa Mahkemesi’nin kararları gibi kesinleşmiş olan tüm mahkeme kararları da herkesi bağlar” denildi.
Açıklamada, Yargıtay ve Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkileri hatırlatılarak, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılabilmesi için “olağan kanun yollarının tüketilmesi gerektiği” belirtildi.
Açıklamada, 2012 yılından bu yana uygulanan bireysel başvurunun, “Temel hak ve özgürlüklere yönelik kanuna aykırı müdahalelerin kanun yollarıyla giderilememesi durumunda başvurulabilecek ikincil bir başvuru yolu” olduğu belirtildi. ekledi: “Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi, adli ve idari mahkemelerin verdiği kararları bozan bir mahkeme değildir, aynı zamanda temyiz ve temyiz de yapabilir.” “Hukuk makamı olarak davaları yeniden incelemeye yetkili bir makam olmadığının” altı çizildi.
Anayasa Mahkemesi’nin bazı bireysel başvuru incelemelerinde aldığı kararların eleştirildiği açıklamada, “Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru incelemelerinde zaman zaman anayasal ve yasal sınırları aşarak Anayasa’ya aykırı kararlar almaktadır. Yargıtay ve Danıştay bilirkişi daireleri tarafından geliştirilen yerleşik içtihatlar, hukuk sistemini kaosa sürükleyerek nihai kararın etkisini tamamen zayıflatıyor.” “Devre dışı kalmasına neden olur” ifadesi dikkat çekti.
Açıklamada, kamuoyunda Anayasa Mahkemesi’nin “yüksek istinaf mahkemesi” olduğu yönünde “toplumsal bir algı” oluştuğu ve “Temel hak ve özgürlüklerin korunmasının sadece Anayasa Mahkemesi’nin değil, tüm Anayasa Mahkemesi’nin görevi olduğu” ifade edildi. yargı organları.”
DW/JD, Birleşik Krallık